Nasıl Bronzlaşırım
Bronz bir ten, özellikle yaz aylarında birçok insanın peşinden koştuğu estetik bir görünüm haline geldi. Peki gerçekten neden bronzlaşmak isteriz, belki de güneşten gelen sıcaklıkla birlikte cildin altın tonlara bürünmesi bize enerjik, sağlıklı ve tatil havasında hissettiriyor olabilir. Reklamlarda, dizilerde, sosyal medyada karşımıza çıkan o ışıltılı bronz ten, zamanla güzellik algımızın bir parçası haline gelmiş durumda. Ama işin aslı bu arzunun kültürel, coğrafi ve psikolojik birçok boyutu var. Öncelikle “
nasıl bronzlaşırım” sorusuna yanıt arayanların sayısı hiç de az değil. En klasik yöntem güneşlenmek. Güneş ışınları cilde temas ettiğinde melanin denen maddenin üretimi artar ve cilt yavaş yavaş koyulaşır, ama bu işin püf noktası zamanlamadır ve korumadır. Güneşin zararlı UV ışınları sadece tenimizi karartmakla kalmaz, cildi erken yaşlandırabilir, lekelenmelere yol açabilir hatta uzun vadede cilt kanseri riskini de artırabilme riski de var. Dolayısıyla bronzlaşmak istiyorum diye saatlerce güneşin altında kavrulmak hiç de akıllıca değil bizce. Bilhassa 11.00 - 16.00 saatleri arasında güneşlenmekten kaçınmak, mutlaka koruyucu krem kullanmak şarttır. Bir kaç şekilde bronzlaşma yolu vardır, doğrudan güneş altında, deniz suyu ile, losyonlar ile, havuz suyundaki klor ile, maknelerle ve bir kaç farklı yöntem ile. Deniz suyu ile bronzlaşayım derseniz, deniz suyu bronzlaşma sürecine dolaylı olarak katkıda bulunabilir ancak tuzlu su cildi hafifçe kurutur ve güneş ışınlarının etkisini biraz daha artırabilir. Bu yüzden deniz kenarında güneşlenmek genellikle daha hızlı bronzlaşmakla ilişkilendirilir. Ancak dikkat etmelisiniz ki denizden çıktıktan sonra ciltte kalan tuz ve güneşin birleşimi cildi tahriş edebilir, kaşıntıya sebep olabilir, bu yüzden duş almak ve nemlendirici sürmek oldukça önemlidir. Güneşe çıkamayanlar ya da doğal yöntemlerle bronzlaşmak istemeyenler için solaryum gibi yapay yollar da mevcuttur. Fakat bu makinelerin cilde verdiği UV ışını, doğal güneşten pek de masum değildir ve kısa sürede bronz bir görünüm elde etmek mümkündür ama riskleri de beraberinde getirir. Uzmanlar, solaryum kullanımının da cilt kanseri riskini artırabileceğini söylüyor bizden söylemesi, yani bu hızlı ama riskli bir yoldur, bizce hiç yapmayın. Alternatif olarak bronzlaştırıcı spreyler, losyonlar veya fondötenler de tercih edilebilir. Bunlar cilt üzerinde geçici bir renk sağlıyor, güneşe çıkmadan da istenilen görünümü elde etmeye yarıyor, bunların içerisinde genelde havuç ve kakao yağı gibi maddeler bulunuyor.
Bronzlaşmak Faydalı mı
İlginç olan şu ki, bronzlaşma arzusu her toplumda aynı düzeyde değildir, örneğin batı kültürlerinde bronz bir ten genellikle tatilden yeni dönmüş, enerjik ve sağlıklı bir görüntü ile eşleştirilirken, Doğu Asya ülkelerinde beyaz ten güzellik simgesi olarak görülmektedir, Japonya, Kore, Vietnam veya Çin gibi ülkelerde birçok insan güneşten korunmak için şemsiye taşır, yüksek faktörlü güneş kremleri sürer ve hatta kol uzunluklarına kadar kıyafetlerle dolaşır çünkü orada
bronzluk değil, beyazlık prestijli kabul ediliyor ve genellikle kadınlar arasında bu oldukça önemli bir mevzu. Bu biraz tarihsel bir sebep, tarım toplumlarında tarlada çalışan halkın bronzlaşması, üst sınıfın ise kapalı alanlarda kalıp beyaz tenini koruması geçmişten günümüze taşınan bir algı yaratmış, her toplumun kendine göre kuralları ve algılaması farklı. Soğuk iklimde yaşayanlar da bronz teni arzulayabiliyor, çünkü güneşi az gören yerlerde bu ten rengi farklılık yaratabiliyor, kış boyunca solgun bir ciltle gezen insanlar, yaz geldiğinde soluğu sıcak bölgelerde alıp biraz renklenmek istiyor, bunun amacı da onların kendilerini daha dinç ve çekici hissetmeleri. Öte yandan güneşli bölgelerde yaşayanlar için bronzluk sıradan bir durumdur, hatta bazıları için istenmeyen bir durum oluyor, ciltlerini sürekli güneşe maruz bırakmak istemeyenler genellikle şapka, uzun kollu kıyafetler ya da yüksek faktörlü kremlerle korunmayı tercih ediyorlar, ki bu da herkesin kendi tercihidir.
Bronz Bir Tene Nasıl Sahip Olabilirim
Tabi ki herkes bronzlaşmak zorunda değil, hatta bazı cilt tipleri hassas olabiliyor ve bronzlaşma esnasında ciddi yanıklar oluşabiliyor. Açık tenli, hassas cilde sahip kişilerde bu çaba daha çok acıya ve sağlık sorunlarına dönüşüp hayatını zindana çeviriyor. Bu kişiler için en mantıklı yaklaşım, güneşe dikkatli bir şekilde çıkmak, cildi özenle korumak ve gerektiğinde ise doğal rengini benimsemek. Sonuçta güzellik sadece bronzlukla alakalı değildir, her ten renginin kendine has bir çekiciliği ve zarafeti vardır ve herkes koyu tenden veya tam tersi açık renkten hoşlanmayabilir. Tüm bunların ötesinde ise bronzlaşmanın sağlığa olan etkileri de oldukça tartışmalı bir hal almıştır, güneş ışığı, D vitamini üretimi açısından faydalı olabilir, ama bu fayda sınırlı süreli ve ölçülü şekilde elde edilmelidir. Kontrollü bir şekilde güneşlenme vücudun ihtiyacı olan D vitaminini sağlayabilir ama bu, saatlerce güneş altında kalmayı kesinlikle haklı çıkarmamaktadır, dikkatli olmalıyız. Cilt yaşlanması, elastikiyet kaybı, güneş lekeleri ve daha ciddi hastalıklar da işin diğer yüzüdür, bu sebeple her şeyin çoğu zarar olduğu gibi bunun da çoğu zarardır. Bronzlaşmak, birçok insan için yaz mevsiminin vazgeçilmez bir parçası gibi görünse de, bu süreçte bilinçli davranmak şarttır, güneşi ölçülü kullanmak, cildin yapısını dikkate almak ve kişinin ve toplumun veya partnerinizin güzellik algılarını sorgulamak gerekiyor. Bronz bir ten sizi iyi hissettiriyorsa ve sağlıklı bir şekilde bunu yapabiliyorsanız ve partneriniz bunu beğeniyorsa ne ala, ama sırf moda ya da toplum baskısı nedeniyle cildinize zarar vermeye kesinlikle değmez. Kararında güneşlenmek istiyorsanız ve bunun için en uygun ortamı arıyorsanız,
deniz manzaralı kiralık villalarımızı inceleyebilirsiniz.Unutmayınız ki, teninizin rengi değil, ona nasıl kaliteli, iyi, nazik ve hassas baktığınız önemlidir.